SINIRLARI ve BİRLİĞİ KORUYUN

 -   ULUSAL SINIRLARI ve BİRLİĞİ KORUYUN

.  Tarihin en zor ve bir o kadar hızla gelişen ve temel sorunların açıkça görüldüğü bir başka dönem olmadı...

.  Uzun zamandır ortaya atılan kavramlar, öne sürülen değişimler ve açılımlar…  ile .  Türkiye Cumhuriyeti'nin özerk ve üniter yapısına, bağımsızlık anlayışına karşı girişimler yapılmaktadır.

.  Kendisini demokrasiden yana, sol ya da sosyal demokrat göstermek isteyen ya da bir bölgenin ve bir etnik kitlenin haklarını savunur görünmek isteyen kişi, örgüt ve yapılanmalar siyasi partileşmelerle de birer yasallık kazanıp öne çıkmak istemekte ve kendilerini destekleyecek yandaş aramaktadırlar.

.  Ulusal sınırları parçalamak ve de ülke içerisinde devletin bütünlüğünü ve birliğini parçalamayı hedefleyen her türlü düşünce, fikir ve planlar hem Türk milletine, hem de Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı yapılan saldırılardır.

.  Ülkenin tam bağımsızlığı esastır. Bu konudaki siyasi, mali ve adli hiçbir kısıtlama kabul edilemez.

.  Türkiye ve cumhuriyeti üzerine oynanılan oyunları ve tuzakları, küresel operasyonları ve de onların işbirlikçilerini görmeden, anlamadan.... şu an başka işlerle uğraşmanın anlamı yok.

.  Yugoslavya ve SSCB bir zamanlar birer bütüncül devlet idi ama her türlü yolu deneyenler tarafından emperyalizmin tuzaklarına düşerek parçalandı.

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.23

TÜRK EĞİTİMİ SİSTEMİ YOZLAŞTIRILDI VE Çarpıtıldı

 -  TÜRK EĞİTİMİ SİSTEMİ YOZLAŞTIRILDI VE Çarpıtıldı

Okullara "kadrolu imamlar" gönderiliyor, konulu gündeme ilişkin daha uzunca yazdım...

Sadece bu değil ki sorun…

Sorunlar tümüyle en temelde yatmaktadır...

Eğitim en temelden sarsılmıştır ve MİLLİ olmaktan demokratik olmaktan uzaklaştırılmıştır.

Öğretimde birlik yasası uygulanmamaktadır. (Tevhid-i tedrisat- Öğretim Birliği Yasası)

Eğitimde şans eşitliği yoktur.

Özentili ve batıcı paralı eğitim olmamalıdır.

Ülkenin ve halkın özelliklerine, ana yapısına ve karakteristik özelliklerine, ulusal değerlerine dayalı olması gereken milli eğitim her alanda kaldırılmıştır...

Bir yandan dinci, tarikat yapılanması, öte yandan batıcı özentili paralı okullar…

Özentili ve her türlü algı operasyonlarının altında kalan bir çarpık yapılanma ile ne yarınlara ne de çağdaş uygarlık düzeyine erişebiliriz...

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.18

https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.3.430.pdf

 

SEÇİMİN ANLAMINI KAVRAMAK

 -  SEÇİMİN ANLAMINI KAVRAMAK

SEÇİM bugün yine de konuşuluyor, tartışılıyor ise ve de birçok konu "anlaşılamaz" durumda ise bunun en büyük nedeni "algı eksikliği"dir…

Bu son seçim bir "halk oylaması" özelliğini taşımakta idi.

Partiler ve oluşturdukları ortaklıklar aslında önemli değildi…

Bir oylama ile "İKTİDAR KALSIN MI, GİTSİN Mİ" sorusuna bir yanıt verilecekti…

Seçmen ve de siyasi partiler bile bu "referandum olgusunu" ne anladı ne de kavradı…

İdeolojik yapılanmalar ve gerçeklikler pek rol oynamadı…

Ortaklık olarak yapılan tüm görüşmeler ve anlaşmalar bir HALK OYLAMASINA yönelik yapılmalı ve bu öne çıkarılmalı idi…

Bugün bunları göz ardı ederek tartışmak ve yorumlarda bulunmak artık bir anlam taşımamaktadır.

Haber gazeteciliği de bu durumda kendi görev alanının dışına çıkmamalıdır.

Söylenmesi gereken bir de "TOPLUMSAL AHLAK" ve "SİYASAL AHLAK" olmalıdır.

Yarına bakıldığında Atatürk devrimlerinden ve ülkenin kuruluş ilkelerinden asla vazgeçilmeden, yeniden güçlü bir bilinçli yurttaşlık oluşturulmalıdır.

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.17

NEREDEN NEREYE GELİNDİ

 -   NEREDEN NEREYE GELİNDİ

·        Tam yerinde ve zamanında TEPKİ koyamadıkları için şimdi her türlü eleştiriye karşı dayanıklı durmaya çalışılıyor.

·        Neyin ne olduğu çok açık belli idi…

·        Neden geçerli ve etkili olacak bir muhalefet yapılamadı?

·        Türkiye'nin kuruluş değerlerine ve ilkelerine, ATATÜRK devrimlerine neden sahip çıkılmadı ve esas bunlara önem verilmedi?

·        Kuruluşları ve siyasi yapıları açıkça belli olan partiler ile niçin ve hangi anlaşmalar yapıldı; onlara verilen destek ile meclise girmelerine ve sandalye kazanmalarına neden razı olundu?

·        İktidarın devletin her türlü olanağını ve basını rahatça kullanacağı her zaman belli değil miydi?

·        Parti sizin değildir, bizim o partiye üye olmamız ön koşul değildir; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ve ilkelerinin de açıkça belirlendiği parti herkesindir.

·        Temel ilkelere dayanmayan, boş ve anlamsız her türlü konuşma ve verilen sözler yanlıştır ve tehlikelidir.

·        Sorun sizin kişisel düşünceleriniz ve tutumunuz değildir; ülkenin geleceği ve toplumun nasıl bir yola gireceğine bağlıdır esas olan…

·        Halk artık tüm siyasi tartışmalardan ve savlardan, boş konuşmalardan bıkmıştır ve bu durum devam ederse tamamen sorumsuz, duyarsız ve apolitik bir ruh durumuna girdiğinde ise sağ duyulu ve bilinçli davranmayacaktır.

·        Ümidini yitirmiş, siyasetçilere güvenemeyen, enerjisi tükenmiş halk kendi çıkarları için, demokrasi için mücadele edemeyecektir.

.      Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.17

GEREKÇELER ÇOK İYİ HAZIRLANMALI

-  GEREKÇELER ÇOK İYİ HAZIRLANMALI

. Gündeme bir haber geliyor ve bunu duyunca karşı olanlar hemen ateşleniyorlar ve gösterilerde ve yorumlarda bulunuyor.

. Konu ne denli önemli ve çok boyutlu olsa bile ne "derinlemesine" bir "incelemeye", ne de "araştırmaya" gerek bile duymadan sürü etkisi ile harekete geçebiliyorlar.

. Ortaya atılan bu konu üzerine eleştirel bir düşünmeye, farklı boyutlarının olabileceğine bile bakmadan ezbere davranıyorlar.

. Belki de bu konu aslında "bambaşka hedefleri", "sistem değişikliklerini"… düşünerek ortaya atılmış olabilir.

. İlk görüldüğü gibi olsa bile kısa yorumlarla karşı çıkmak yerine çok "daha ayrıntılı" ve "temelleri sağlam" analitik düşüncelere yer verilmelidir ki bu gerekçeler çok daha "anlaşılsın" ve "yanlışlara" engel olabilsin.

. Özellikle de hukuk devleti açısından incelenip değerlendirilmesi ve sisteme olabilecek zararları, tehlikeleri bulunmalı, kaynakları ile açıklanması gerekir.

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.17

 

 

NEYE GÖRE UMURSUYORUZ

 -  NEYE GÖRE UMURSUYORUZ?

- Değerlendirmede ve önemsemede "bakış açımız" ne olmalıdır?

·       Bir düşünceyi, bir fikri, bir yorumu, bir değerlendirmeyi ele alıp, incelemek istediğimizde esas olan, asıl olan nedir?

·       Onu söyleyen, yazan, anlatan, açıklayan "kişi" ne denli önemlidir?

·       Tarafsız, objektif bir inceleme ve değerlendirme yapılması için kendi ilişkileriniz ve o fikri söyleyen ile olan duygusal yapılanmanızı dışarıda tutmanız gerekir.

·       Bunu yapamadığınızda vereceğiniz değerlendirme ve derecelendirme ilkesel olarak çok da önemli olmayabilir.

·       Asıl olan "o fikrin, düşüncenin, yorumun, değerlendirmenin" kendisidir.

·       Bunu uygulayabildiğimizde ancak "bilimsel bakış açısı"na ve "entelektüel düzey"e yaklaşabiliriz.

.  Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.17

KİŞİYE YÖNELMEK

- KİŞİYE YÖNELMEK

. Dar bakış açısı ile ve geneli, tümü hiç ele almadan, görmeden ve yalnızca kişiler üzerinden yapılan eleştiriler kime, hangi güçlere yarar?

. Zor dönemleri aşabilmek için her şeyden önce geniş bir açıya yayılan siyasi ve ilkesel yorumlar, gözlemler yararlı olur.

. Buna rağmen ille de böylesine yoğun bir gündem oluşturulmak isteniliyor ise bu iyi niyetlilik değildir ve arkadaki güçleri bulmak gerekir.

.  Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.13

 

ALAYA ALMAK

 -  ALAYA ALMAK

.  Aslında "önemli ve ciddi" olan konular, olaylar üzerine akılcı ve bilinçli yorumlar yapmak yerine, şakayla karışık, hafife alıcı, sulandırıcı bir şeyler söylemek "çok düzeysiz" bir davranış olsa bile "halkın davranış" kalitesini düşürmek için uygulanan bir "algı operasyonu"nun etkisi altında kalınarak yapılan ucuz bir tutumdur.

.  Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.09

 

BİZİ DESTEKLEYİN DERLER

-  "BİZİ DESTEKLEYİN", DERLER…

Siyasetçiler birden ortaya atar ve halkın bunlara inanmasını ve kendilerini desteklemesini bekler:

- Hepimiz ayni gemideyiz…

- Bizi destekleyin…

Bunun ile halkın sessiz kalmasını beklerler.

Yenilikler olacak diye konuşurlar, siz bunları kabul edin, beğenin derler.

Ama, sonuçta tüm bu işlerin faturasını bize ödetirler.

Her zaman halk kesimi öder bu faturaları ve "bize destek olun", diyenler yine yollarına devam eder.

Bankaların faizleri durmadan işler, halk da bunları öder.

Bize "mucizeler yaratacak" diye birilerini sunanlara asla kapılmayın!

Ülkedeki tüm işlerden, olan bitenden kimler sorumludur, "hangi güçler" bunlara yön vermektedir, bunları ne yazık ki halk asla bilemez…

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.08

 

İNSAN "NE" İSTER

 

-  İNSAN "NE" İSTER?

. En kısa ve öz olarak söylemek gerekirse bir İNSAN kendisi ve yaşadığı toplum için, ülkesi için neler ister?

. Neler isteyebilir?

. Neler istemelidir?

. Nasıl bir insan olmak ister?

. Hangi özellikleri olsun ister?

. Nasıl bir toplumda yaşamak ister?

. Çevresinde hangi özellikte insanlar olsun ister?

.     Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.08

ANADİLİN YOZLAŞTIRILMASI

-   ANADİLİN YOZLAŞTIRILMASI

·       İnsanın bilinç düzeyi, entelektüel yapısı geliştikçe ulusal ve toplumsal değerleri çok daha iyi anlayabilir.

·       Bu yalnızca çok büyük okulları bitirmekle olan bir olgu da değildir.

·       Öte yandan uzun zamandır toplumun ve üzerindeki algı-zihin operasyonları ile bu tür bakış açıları yok edilip, özentili ve özgür iradesini kullanamayan , yönetilebilir insan modelleri geliştiriliyor.

·       Öyle ki, artık bir yerlere İngilizce sözcük yazmak, konuşur iken arada bu yabancı türden sözcükleri serpiştirmek... gün be gün yaygınlaştırılıyor.

·       Kamu, belediye bile kendi yerlerinde İngilizce sözcük kullanmayı bir şey sanıyor...

·       Bu bir tür "sömürgecilik sisteminin elindeki ülke" durumuna düşmek ise çok üzüntü verici....

·       Şu an Türk toplumunun her bir katmanının genel gidişi hiç de sevindirici değil...

·       Sokakta, yolda, çevrede bu durumları gördüğünüzde dikkatinizi çekiyor mu?

·       Hemen tartışma da hazır: "Bunca sıkıntı var iken bir de bununla mı uğraşacağız"…

·       Unutmayın ki her şey zihinde, algıladıklarımızda başlıyor…

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.08.

SOSYAL KAOS

 -  SOSYAL KAOS TEHLİKESİ

.  DEVLET ve kurumları tüm olanaklarını kullanıp, dar gelirlinin, emeklinin, memurun temel yaşama sorununu çözmek ve yaşanabilir duruma getirmek zorundadır.....

.  Bugünkü sıkıntılar, geçinememek durumu devam ederse ve sıkıntılar gittikçe artarsa "toplumsal huzursuzluk" çok ciddi patlamalara neden olabilir.

.  Sosyal kaos, "sosyal panik" her yönüyle çok daha pahalıya patlar ve önlenmesi, engellenmesi gün geçtikçe zorlaşır.

.  Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.08

GELİŞİM İNSAN İÇİNDİR

-  GELİŞİM İNSAN İÇİNDİR -

. Hızla gelişen bir dünyada her şeye yetişmemiz, izlememiz, anlamak neredyse olanaksız.

. Genel ve ortalama bir bilinç düzeyine erişebilmek, sağlıklı düşünebilmek için yine de kendimizi işe yarayacak, kendimize yardımcı olacak bir bakış açısına kavuşmamız olasıdır.

. Bu konuya birazcık yaklaşır ve ciddiye alırsa insan kendisini daha iyi geliştirebilir.

. Evet önce boş ve anlamsız şeylerle asla zaman harcamamak gerekir.

. Sosyal medyada dolaşır iken resimleri, fıkra ve benzeri sunumları bırakıp kısa da olsa okumalar yapmak ilk adım olabilir.

. Gündeme düşen konularda anlamadığımız, bilmediğimiz olduğunda "hemen" araştırıp, incelemeler yapabiliriz. (Google)

. Üretken, araştırıcı, sorgulayıcı bir öğrenme merakını elde edebiliriz.

. Ana çerçeve olarak "çağa ve uygarlığa" yönelik, demokratik bir bakış düşünmeliyiz.

. Anlamsız ve daldan dala atlamalar yaparak "zaman öldürmek" hiç de sağlıklı değildir, hatta zararlıdır.

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.08

 

  

YAKINLAŞMA DUYGUSU

 -  YAKINLAŞMA DUYGUSU

.  Herkes kendi kişisel bağlantılarına, elde edeceklerine, beğenilme durumuna, çıkarlarına göre, bir de ünlü ve tanınan çevrelere "yaklaşma" isteklerine göre, zihnindeki kodlarına göre, akışa göre, yani kendi özel yapısına ve konumuna göre "diğer" insanlara bakar, değerlendirme yapar.

.  İnsanlarda birilerine "yaklaşmak", onun "çevresinde olma" güdüsü oldukça yaygın…

.  Bazıları ise hem okur, hem düşünür, eleştirir, fikir geliştirir, sakince kendi yaşamında özgür ve bağımsız kalabilir.

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.05

 

BALIK

 - BALIK

Akvaryumdaki balıklar kendi dünyalarından hoşnuttur.

İstedikleri gibi özgürce davranırlar, hareket ederler.

Yemlerini veren de vardır…

Ama odadaki insanlar istedikleri an onu alıp sudan çıkarırlar..

Denizde daha başkadır.

Büyük balık küçük balığı yutar…

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.05

 

HİÇ OLUR MU

-  HİÇ OLUR MU?

.   Hiç okumadan, incelemeden, araştırmadan, sorgulamadan, emek harcamadan, gayret göstermeden "beşeri düşünceye" sahip olabilir miyiz?

.   Buna sahip olmadan ise hiç bir sorunumuzu çözecek yolları bulamayız...

.   Başkaları bizim için "bulmaya" kalktığında ise yalnızca onların "çıkarıdır" asıl olan.

.   İşte, bu nedenden dolayı da bizlerin gülüp, oynayan, boş işlerle kendisini avutan, kompleksli, tembel ve rahat insanlar olmamız için uğraşırlar, hem de hiç durmadan…

.    Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.05

NE DEĞİŞECEK

  -  "NE DEĞİŞECEK?

- TÜRKİYE dış politikasında daha sert ve belirli davranıp, RUSYA ve AZERBAYCAN ile çok sıkı ve yakın olacak.
- MIT ne denli güçlüdür ve yönlendiricidir? Bölgede barışın sağlanmasında yol gösterici olabilir mi?
- BATI dünyasına karşı güç koymak istenilecek, pek ilkeleri olmayan ve ufak güçsüz ülkelerle birlikte işler yapılacak.
- Barış sağlamak üzerine açık ve tutarlı politikalar uygulanabilir mi?
- Enflasyonu yenmek için yeterli mi olacak bu tür gösteriler, girişimler?

- Dışarıdan kredi, borç alınan paralar Türkiye için çöküşe neden olabilir, çok dikkat edilmelidir…

- Devlet ve kamu kurumları daha şeffaf, denetleyici ve açık davranabilirse halk bunu anlayacak ve bu rejim kendisini daha uzun süre taşıyabilecektir.

- En merak edilen iki bakanlık olacaktır: İç işleri ve dış işleri… Her iki bakan sakin, dikkatli ve uyumlu davranıp, halkın olurunu kazanmak isteyecektir.
- Kabine ve bakanlıklar oluşturulsa bile rejimin ana özelliği şudur: Tek bir kişinin vereceği karar geçerlidir.

- Asıl unutulmaması gereken şudur: On ay sonra yerel seçimler olacaktır ve çok önemlidir; rejim bu nedenle tüm yatırımını ve planlamasını yerel seçimler üzerine yapmaktadır.

- "Muhalefet" diye düşünülebilecek siyasi partiler, STK, ve adını koymayan, ortaya çıkmayan her türlü yapılanmalar ve kişiler ise çok büyük bir ALGI OPERASYONU altında tutulup, yanlış gündemlerle ve ayrıntılarla OYALANACAKTIR.
- Esas incelenmesi gereken şudur: Dünyayı yöneten güçler (şirketler) neye ne denli izin verebilir.
.                                 04.06.2023 .

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.04
*************************************************************
* (DÜNYAYI YÖNETEN GİZLİ GÜÇLER. Bu benim uydurduğum bir tanım değildir. İnternet araması yapıldığında çok geniş yayına ve kaynağa ulaşılabilir. Öğrenme merakı olan okumalıdır.)

 

TARTIŞSAN NE OLUR

 -  TARTIŞSAN NE OLUR

.  Temelde "asla kabul etmemesi" gerek konu ya da kişi üzerine durup, durup en ince ayrıntılara değin "tartışmak" nasıl yorumlanır….

.  Kim için, ne için yapılır?

.  Asla kabul edilmeyen bir rejimin ayrıntılarını tartıştığınızda neyi kanıtlamış olursunuz…

.  Tümüyle sorun olan rejimin sona ermesi için insanlar nasıl düşünüp, davranmalıdır?

.  İnsanlar demokratik hukuk devletine gidilebilecek yolları eleştirel bakış açısı ile düşünebilmelidir.

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.04

HERKES İÇİN SEVGİ

 - HERKES İÇİN SEVGİ

·        Doğası gereği insan "sevilmek", "beğenilmek" ve sevmek ister.

·        Gençlik döneminde en çok ortaya çıkan bu temel duygu ile karşılıklı sevgiler, belki de aşklar oluşur.

·        Öyle bir genel algı oluşur ki "sevmek, sevilmek yalnızca gençler içindir", sanılır.

·        Yok, tam da öyle değildir aslında…

·        İnsan daha da yaş aldıkça yaşamından, sanırım içinde birikmiş olan "sevgiye özlem" gittikçe de artar.

·        Kendisini gittikçe daha bir baskılamaya ve sevginin zamanının geçtiğine inandırır.

·        Çevresi, ailesi, eşi, çocukları ise günlük yaşam içerisinde kendi işleri ve yaşamları ile ilgilenirken onu umursamayan, ilgilenmeyen çoğalır.

·        Bir de bu nedenledir yaş almada ilerleyenlerin sessizliği, durgunluğu…

·        Çoğu zaman da onların neşelenmesi, coşkulu olması, yaşama sarılması bile yadırganır…

·        Belki de onların en çok gereksindikleri neşelenebilmek ve sevilebilmektir…

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.03

TBMM

 - TBMM

- Seçim bitti, sonuçları belirlediler, milletvekilleri de yemin edip, TBMM'de yerini alacak.

.  Milletvekilleri tek, tek anayasanın 81. maddesinde bulunan andı herkesin önünde seslice okur ve yemin etmiş kabul edilir.
. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası tüm bakış açısı ve maddeleri ile çok önemlidir ve uyulması gereken TEMEL YASA budur. Diğer tüm yasalar kaynağını ve görevi ANAYASA'dan alır.
. Meclise gelen tüm MV için onların kimlikleri ve geçmişi tam anlamıyla ve doğru olarak belirtilmesi ve halka açık olarak yayınlanması gerekir.
. Görev üstlenen her seçilenin "tüm mal varlıklarının" açıklanması, doğruluğunun denetlenmesi ve halka açık olarak yayınlanması gerekir.
. TBMM'nin tek tek üyelerinin kimler olduğu, nereden geldiği, geçmişteki "sosyal ve siyasal" çalışmaları ve de işi, mesleği... dikkatlice incelendiğinde o kişinin ana yapısı, özellikleri ve bağlantıları ortaya çıkar.
. Kimler hangi etki gruplarının meclisteki temsilcisidir, hangi "lobi grubu"nun yararına çalışmalar yapacaktır... anlaşılabilir.
. Devletin elinde bulunan GÜÇLER kimin elindedir ve kim, kime hizmet edecektir, diye sorgulandığında, çağdaş demokratik devlet yönetiminde en geçerli ve iyi olan rejim GÜÇLER AYRILIĞI"DIR.
. Birbirinden tamamen bağımsız olması ve çalışması gereken bu ayrım ise şunlardır:
- Yasama
- Yargılama
- Yönetme
. Bunun olmadığı rejimler çok tartışmalıdır ve beraberinde çok büyük sorunlar getirir.
. Güçler ayrılığı temel ilkesinin yanı sıra devlet ve kamu organlarında her birinin ve her görevlinin DENETLENMESİ, yapılan harcamaların "bağımsız ve özgür" kurumlar tarafından yapılır.
. Bunları en az bir "yurttaşlık temel bilgisi" olarak anlamış, kavramış ve biliyor olmamız gerekir, değilse toplumsal düzen ve siyasal yapılanmalar zorluklarla karşılaşır.

.  Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.06.03

 

BESLENME

-  BESLENME

.  TÜRKİYE'de yiyecek neden "çok pahalı"?

.  Köyler neden boşalıyor?

.  Yurt dışından yiyecek ithali kimler için?

.     Öğretmen Gönen Çıbıkcı- GC-A-23.06.03