- TARİKATLAR
Türkiye
Cumhuriyeti kuruluşunun 100. yılına geldiğinde son dönemin en çarpıcı gerçeği ortaya
çıktı.
Aslında çok
uzun yıllardır oluşan ve yayılan, gelişen apayrı bir dünya gündeme gelmeye başladı.
Tarikatların ne
denli güçlü olduğu, halkı nasıl kendilerine çektiği ve örgütlenme modeli
üzerine bilgiler, videolar, yazılar, konuşmalar… ortaya çıktı.
Ne yazık ki
çağdaş uygarlık yolunda ilerlemek hedefi olan Türkiye tam tersi bir yola girmiş
ve din adı kullanılarak yapılan örgütlenmeler ile siyasi, finansal, medya ve
toplumsal güç oluşturmaları gün yüzüne çıktı.
Milyonlarca
yurttaş tüm bu gerçeklerden bu yapılanmalardan habersiz ve hiç de ilgilenmeksizin
yaşamlarını devam ettirip, çağdaşlaşma hayalleri ile yıllarını geçirdiler.
Tüm bu
yapılanmaların anayasaya, yasalara, hukuk devletine ne denli ters olduğunu çok
iyi bilmesi ve konunun üzerine gitmesi gereken devlet görevlileri ise nedense hiçbir
tepkide bulunmamışlar.
Uzun yıllardır
tarikatlar büyük bir hızla yayılır iken ne yazık ki iktidarlar hep onlardan
yana olmuş ve devlet olanaklarını da onlara sunmuş.
Öte yandan “demokrasiye
bağlı” olduğunu düşünebileceğimiz muhalefet, siyasi partiler, STK, meslek
odaları, üniversiteler, aydınlar… hiçbir tepkide bulunmamış.
İnsan haklarına
karşı uygulamaların da olduğu, insanların çeşitli yöntemlerle etki altına
alındığı büyük bir algı-zihin operasyonları uygulandığı artık bilinen
gerçektir.
Az bile olsa
ülkenin geleceği, toplumun sağlıklı ve huzurlu olabilmesi için, demokratik
devlet uygulamalarına sahip olabilmek için bizlerin bu konu üzerine “araştırmalar,
bilgilenmeler” yapabilmemiz çok da zor değildir.
En önemlisi ise
boş vermemektir ve bu yapılanmaların “tehlikeli olduğu” gerçeğini ciddiye
almaktır.
Devlet, yargı,
adalet mekanizmaları da (dediğiniz gibi) üzerine düşeni bir an önce yerine
getirmelidir.
Araştırma
kitapları, gazeteler, TV haberleri, youtube, Google, VİDEO kayıtları… üzerinden
konu ile ilgili araştırmalar yapılabilir.
Yapılmalıdır…
. Öğretmen Gönen
Çıbıkcı, GC-A-23.07.23,
G.