2023-08-20

İNSANI İNSAN YAPAN

 -  İNSANI İNSAN YAPAN

·       Eğer, seçici ve dikkatli, uyanık olunmaz ise hemen üzerinize yapışıverecek insanı etkileyecek, kendisine çekebilecek o kadar çok ŞEY var ki çoğu hem bir yük oluyor, hem de kişinin gelişimini engelliyor.

·       İnsana benzeyen büyükçe bir varlık düşünün, içi oldukça geniş ve boş.

·       Ancak kendi emeği ve isteği ile seçtiklerini, ürettiklerini alıp içerisindeki bölümlere yerleştiriyor ve onların arasındaki ilintileri, etkileri geliştiriyor ve gerektiğinde kullanıyor.

·       Çok fazla özen gösterilmediği için olsa gerek dış çeperine her bir yerden gelen her türlü, renkli-renksiz, büyük-küçük sayılamayacak denli ŞEY gelip yapışıyor ve onun dış oluşumunu belirliyor.

·       İnsan işte bu dış çeperini iyi bir bilinçli "yalıtım" ile koruyamazsa her bir şey gelip yapışıyor ve onun "görünümü" olarak ortaya çıkıyor.

·       Kendisini bilinçli bir biçimde geliştirememiş, içi bomboş olan birey ne yazık ki dıştaki görünümüne bakarak övünüyor ve bunlara göre de toplumda yer almaya çalışıyor.

·       Diğeri ise tüm bilinci ve emekle, özenle iç yapısını geliştiriyor, donanımını artırıyor, düşünce ve fikir üretmeyi, aklını kullanmayı gün be gün artırarak yaşama ve topluma bakmaya çalışıyor; dış çeperine ise onun istenci dışında hiçbir şey gelip yerleşemiyor.

·       İşte böyle bir karşılaştırma…

·       İnsan doğar büyür, gelişir, düşünür, fikir üretir, alır, verir, sorgular, eleştirir, kendini korur, karar verir, seçer, etkiler, etkilenir, üretir, aklına ve duygularına yön verir, öğrenir, öğretir, sever, sevilir, kişilik ve ahlaksal yapısını oluşturur.

·       Az ya da çok, iyi ya da kötü, yanlış ya da doğru, güzel ya da çirkin…

.    Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,

     GC-A-23.08.20, MŞ.

HEDEF İNSAN

 -  İLK HEDEF İNSAN    .

·       İnsanın sömürüldüğünü hepimiz biliyoruz.

·       Kimler, hangi güçler insanları, toplumları sömürür; bunu da biliyor gibiyiz.

·       Bir de bunun ilk aşamaları var:

·       İnsanın zihnini, ruhunu, bilincini ele geçirmek…

·       Bunu yapabildiklerinde artık gerisi çok kolay geliyor.

·       Sadece geri kalmış, eğitim-öğretim düzeyi çok düşük toplumlarda değil, gelişmiş ülkelerde de ayni yöntemlerle toplumlar, topluluklar ve bireyler zihinsel olarak ele geçirilmek istenir.

·       Bunun çok yönlü programlamaları ve operasyonları, uygulamaları vardır.

·       Kısaca bizim "ahlak" olarak tanımladığımız kişilerin düşünce ve davranış biçimleri üzerinde yaptıkları "yok etmeler" ve yerine "başka değerleri" yerleştirmeleridir.

·       "Güzel ahlakını" yitirmiş olan toplumlar çok rahat yönetilebilir ve de bu işleri yaparken sömürme işinde kullanacakları insanları da çok rahat bulup, kullanırlar.

·       Önce "güzel ahlakı" yok edilen toplumlar çok kolay ele geçirilir ve istenilen kalıplara sokulur.

·       Bunun olmaması için ise o ülkenin insanlarının "sağ duyulu, akıl yoluyla eleştirel düşünebilen ve araştırıcı, dürüst ve vicdan sahibi" olabilmeleri gerekir.

·       Bunlar yoksa, artık yapacak bir şey kalmamış gibidir…

·       Halkı inançlarla, umutlarla, boş sözlerle ve edebiyatlarla, boş vermişliklerle ve de umursamazlıklarla doldurup, eğlendirerek avuturlar; görme ve algılama yeteneklerini kısırlaştırırlar.

.    Öğretmen GÖNEN ÇIBIKCI, GC-A-23.08.20, MŞ.