ANA KÜLTÜR

 - "ANA KÜLTÜR"

.  Bir ulusun kültürel belleğinin şifreleri onun içindeki her bir bireyi etkisi altına alır.

. "Kültürel kodlar" kuşaklardan kuşaklara geçerek o toplumun ve de insanın düşünce ve davranışlarını etkiler ve de belirler.

. Birey hangi "büyük kültürün-ana kültürün" içinde ise onun öğretilerine, verilerine ve algılamalarına göre kodlanmıştır ve bu nedenle de ona göre algılar, düşünür, tepki gösterir ve davranır.

. İçinde büyüdüğü ve yaşlandığı büyük kültürün "etkisinin azalması" ancak bireysel gelişim ve çabanın, aklının geliştirilmesinin sonuçları ile olabilir.

. Özgür bir iradeye ve zihinsel özgürlüklere ulaşabilmek hem toplumun genel yapısına bağlıdır, hem de o insanın "kendisini yönlendirmesine" ve "geliştirebilmesine bağlıdır"...

. "Çağdaş, özgür ve uygar" olabilmek, özgür bir irade kazanabilmek için insan "içinde bulunduğu kültür" çemberini ve onun tüm özelliklerini iyi incelemeli ve değerlendirmelidir ki kendine göre bir "değişime" gidebilsin.

. Her toplumun zihninde kayda geçirilmiş verileri şifreleyen ve deşifre eden çeşitli kodlar bulunmaktadır.

. Bu "kültürel bilgiler" farklı toplumlarını ve onların kültürlerinin öğrenilmesi ve tanınması için de anahtar görevi üstlenmektedirler.

. Bu "evrensel ve ulusal değerlere" kısaca "kültür kodları" denilmektedir.

. Zihinsel olarak ayni, benzer kültürel kodlara sahip insanlar ve toplumlar hep ayni- benzer algılamalarda ve davranışlarda, düşünmelerde bulunur.

. Eğer birileri sizi ele geçirmek istiyorsa önce işte bu kültürel verileri-kodları değiştirmeye çalışır, bunun üzerine geliştirdiği algı operasyonlarını uygular.

. "Araplaştırma" kendine göre bir kültürel yayılma ve ele geçirme operasyonudur ve de Türkiye için tehlikelidir."

.   Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-23.07.11

***********************************************************************

HÜMANİZM ADIYLA

 . HÜMANİZM ADIYLA

·       İnsandaki temel özelliklerin geliştirilmesini amaç edinen zihinsel ve felsefik bir akım olarak "hümanizm" yasaların düzenlenmesinde "tanrının değil", "insan aklının" esas alındığı "rasyonalizm" ile insanoğlunun daha ortaya çıkmamış güç ve yeteneklerini ve etkenliğini vurguladığı için savunulabilir.

·       Dünya tarihinde başlangıcı 15. yüzyıla kadar uzanan Avrupa ülkelerinin kendilerinden farklı ve alt kültür olarak gördükleri ülkelere duydukları ilgiyi yoğunlaştırdıkları "sömürgecilik" anlayışı olan KOLONYALİZM hümanizmi de amaçları doğrultusunda kullanmıştır.

·       Önce Amerikan kolonilerinin, daha sonrasında Hindistan ve Güney Asya kolonilerinin bağımsızlığını kazanmasıyla birlikte kolonyalizm tartışmalarında bir "çok kültürlülük" söylemi gelişmeye başlamıştır.

·       Çok kültürlülük "Batı" kolonyalizminin bir ürünüdür. 

·       Günümüz çok kültürlülük tezi "etnisiteye" dayalı sorunlara bir çözüm olarak sunulmuş, ama bunun “kolonyalizm” ile olan bağı sürekli olarak "göz ardı" edilmiştir.

·       Aslında kolonyalizm klasik “imparatorluklar”ın değil, modern “imparatorluk”ların eylemidir.

·       Kolonyalizm, sömürgecilik, burjuvazi, kapitalizm ve neoliberalizm… hep birbirini izleyen bir aşamadır ve her zaman kendi "üst çıkarları" için tüm "güçlerini" kullanarak, dünyaya "egemen" olmaya çalışırlar.

·       Biz de özellikle de "insancıl" bakış açısı görünümü ile girip, sızan ve sömürmeye yönelik emperyalist hedefler güdenleri, onların kurdurduğu örgütleri iyi tanımalıyız..  

·       Tüm bu nedenlerden dolayı kendimizi, ulusumuzu korumak ve savunmak en doğal bir hakkımız ve yükümlülüğümüzdür.

.     Öğretmen GÖNEN ÇIBIKCI, GC-A-23.08.19, MŞ.