2024-01-15

DOSTLUK VE SICAKLIK

 .  - Dostluk ve Sıcaklık

 Neden, insanların dostları, arkadaşları… olur?

·       Ne isterler birbirlerinden?

·       Birbirlerinden neler beklerler?

·       Azıcık "ilgi", azıcık "yakınlık" mıdır bekledikleri?

·       Ya da hep kendilerini anlatmak, birilerinin onu dinlemesini mi isterler?

·       Yoksa insanlar birilerinin kendisine sahip çıkmasını mı beklerler?

·       Ortak çıkarlar, hedefler midir onları yaklaştıran?

·       Geçmişteki anılar mıdır onları yaklaştıran?

·       Neler düşünürler birbirleri için dersiniz?

·       Sevgi, saygı, dayanışma, el ele verme.... gibi duyguların yeri ne kadardır, dersiniz?

·       Davranışlardaki temel etkenin içinde dürüstlük ne kadardır dersiniz?

·       İlle de bir arada oturup muhabbet etmek midir asıl olan?

·       Yoksa ne güzel yaşıyoruz havalarında gülüp, eğlenmek midir onları mutlu eden?

·       Ter temiz bir yürek ve tabii ki temiz duygular da var olmalıdır.

·       Güzel ahlaklı olmak, vefa, müteşekkir olmak... gibi şeyler de olmalıdır.

·       "Ama insanların, dost olduklarının aralarında ille de bir sıcaklık da olmalıdır", diye de düşünen oldu mu aranızdan?

·       Haa, evet tatlı dil, güler yüz, de olmalıdır, dediğinizi de var sayıyorum.

·       Böyle mi dediniz?

·       Bir de kızdığınızı anladım sanki:

   - ÇOK şey istiyormuşum!

   - Çok şey mi istemişim?

   - Dostluktan, arkadaşlıktan?

-    Ama, olmayınca da olmuyor...

.      Öğretmen Gönen Çıbıkcı, GC-A-18.05.06, Kuşadası


DOSTLUKLAR

. -  DOSTLUKLAR     .

.  Hep dillerde dolaşır:

. "Çok dostum oldu, çok arkadaşım var, diye sevinçle gururla anlatılır.

.  Gerçekten de bazı insanlar yaşamlarında uzun süren dostluklarla, dost ve güvenilir insanlarla karşılaşmış olabilir…

.  Dostluk kurmak ve sürdürmek oldukça zordur.

.  Yaşanılan duruma ve koşullara ve ilişkilerin yapısına bağlıdır.

.  En ufak bir sarsıntıda, değişimde o çok sıkı dostluklar birden yok olup, tarihe karışır.

.  Bir daha ne arayan, ne de soran bile olmaz…

.  Evet, dostluklar karşılıklı olur ve her iki tarafın da sorumluluk ve yükümlülük taşıması gerekir.

.  Hem zihinsel, ruhsal hem de kültürel, çevresel koşullar çok büyük etken taşır.

.  Yıllar geçtikçe ve koşullar değiştikçe o bir zamanların sıkı dostları bir de bakarsınız geçip, gitmiştir…

.  Unutulmuşsunuzdur…

.  Geri dönüp, arayıp, sormak istersiniz belki de…

.  Ama bir türlü olmaz, yapamazsınız, bulamazsınız bir daha…

.  Ne bir suçlama, ne bir vicdan sızıltısı, ne de bir üzülme olmasa bile zaman zaman bilinç altı size bunu "anımsatır" ve hep aklınıza gelir, sorgulatır.

.  Zaman geçtikçe her şeyin değişmiş olduğu gibi o dostlar da değişmiştir…

.  Geri döndürmek, yeniden kazanmak, dostluğu sürdürmek, isteseniz de bir daha gerçekleşemez…

.  Bir de hep bir gün buluşup uzun uzun "konuşacağız" diye düşündüğünüz, beklediğiniz o inandığınız dostunuzun ölüm haberini duyarsınız…

.  Bir şeylerin içinizden kopup gittiğini yaşar, gözlerinizden dökülen yaşlara engel olamazsınız…

.    Öğretmen Gönen ÇIBIKCI,

     GC-A-23.12.08, MŞ.